Bina da Hastalanır mı?
Hasta Bina Sendromu (HBS) görünür hiçbir hastalık nedeni olmayan bir binada, sakinlerin sadece binada geçirdikleri zamana bağlantılı olarak sağlık ve konfor şikayetleri olmasına verilen isimdir.
Araştırmalar, düşük hava kalitesi ile bazı kullanıcıların karşılaştıkları akut veya kronik sağlık sorunları arasında bağlantı olduğunu göstermektedir. Karşılaşılan sorunların yarıdan fazlası, yetersiz yada uygun olmayan havalandırmadan ve ısıtma, soğutma, iklimlendirme sistemlerinin eksikliklerinden kaynaklanmaktadır. Bu koşullar, kullanıcıların nedeni kesin tanımlanamayan sağlık sorunları ile karşılaşmalarına neden olmaktadır. Bu kavram Hasta Bina Sendromu (Sick Building Syndrome) olarak tanımlanmaktadır.
►İlginizi Çekebilir:Kullanıcılara Enerji Tasarrufu Önerileri
İç hava kalitesi kavramı ve HBS 1980’li yıllarda, petrol krizi ve enerji darboğazının gündeme gelmesi ile ortaya çıkmıştır. Sıkı enerji tasarruf politikaları ve buna bağlı olarak iç ortam hava sirkülasyonunun en az düzeye indiği, yetersiz havalandırmanın yapıldığı, dış ortama açılmayan pencerelerin bulunduğu ve klima cihazlarının kullanıldığı sızdırmaz bina yapımı, iç hava kalitesinde önemli sorunlar yaratmıştır. Sağlıksız inşaat malzemesi kullanımı, rutubet ve kötü havalandırma sistemi binaları birer bakteri yuvası haline getirmiştir.
►İlginizi Çekebilir:IKEA Evler için Güneş Paneli Satışlarına Başlıyor
Etkileri, Nasıl Meydana Gelir ve Bina İçinde Etkili Olan Zararlı Gazlar
Genel bir yorgunluk hissi en sık rastlanan semptomdur. Genellikle işe gelişi takiben birkaç saat içerisinde başlar, binayı terk edişin ardından birkaç dakikada düzelir. Semptomlar kuzey iklimlerde mevsimsel olabilir, kış aylarında kötüleşebilir. Migrene benzemeyen, nadiren zonklayıcı, genellikle künt, basınç tarzında bir baş ağrısı vardır. Mukus membran semptomlarından en yaygın görüleni burun tıkanıklığıdır. Hapşırma ve burun akıntısı şeklinde gerçek rinit daha az görülür. Bunlar inhalant alerjenlere bağlı rinitin tipik semptomlarıdır. Susuzluğun eşlik ettiği boğazda kuruluk hissi ikinci derecede rastlanan mukoz membran bulgusudur. Bu özellikle sesini çok ve profesyonelce kullanmak zorunda olan kişiler için problem yaratır. Daha az oranda görülen göz kuruluğu ise kontak lens kullananlarda sorun oluşturabilir. Deri kuruluğunu bina ile ilişkilendirmek güç olabilir. İç hava kalitesini bozan ve kirlilik oluşturan zararlı maddeleri ancak çeşitli gruplar altında toplayarak tanımlamak mümkündür. İç hava kalitesinin bozan kirletici grupları şöyle sıralanabilir.
►Solunan havadaki karbondioksit oranı (İnsanların ve canlıların solunumları ve yanma kaynaklıdır.)
►Koku (İnsan kaynaklıdır.)
►Mikroorganizmalar (çevre ve insan kaynaklıdır.)
►Nem (Çevre ve pişirme gibi insan kaynaklıdır.)
►Radon Gazı (Toprak kaynaklıdır.)
►Organik buharlar (Kullanılan eşya ve bina elemanları kaynaklıdır.
►Toz (Çevre ve kullanılan eşya kaynaklıdır.)
►Alerjin maddeler ve canlılar (Çevre kaynaklıdır.)
►Sigara dumanı (İnsan kaynaklıdır.)
►Solunan havadaki karbondioksit oranı (İnsanların ve canlıların solunumları ve yanma kaynaklıdır.)
►Koku (İnsan kaynaklıdır.)
►Mikroorganizmalar (çevre ve insan kaynaklıdır.)
►Nem (Çevre ve pişirme gibi insan kaynaklıdır.)
►Radon Gazı (Toprak kaynaklıdır.)
►Organik buharlar (Kullanılan eşya ve bina elemanları kaynaklıdır.
►Toz (Çevre ve kullanılan eşya kaynaklıdır.)
►Alerjin maddeler ve canlılar (Çevre kaynaklıdır.)
►Sigara dumanı (İnsan kaynaklıdır.)
►Diğer kaynaklar (Yukarıda sayılanların dışında hava kalitesine etki eden daha pek çok faktör vardır. Bunlar içinde elektronik kirlenmeden, radyasyona kadar pek çok faktör sayılabilir.)
►İlginizi Çekebilir:Deprem Akıllı Telefonlar Sayesinde Algılanacak Mı?
Kirleticilere ve HBS’ye Karşı Alınabilecek Önlemler:
İç hava kalitesinin gereken seviyede sağlanabilmesi için kirlilik kaynaklarının belirlenmesi, anılan kirlilik kaynaklarının bertaraf edilmeleri için ise doğru önlemlerin alınması gerekmektedir. Sözkonusu önlemler, binaların yapımı ve işletimi sırasında alınacak önlemler şeklinde ikiye ayrılabilir.
Binaların yapımı aşamasında alınacak önlemler:
►Yapı malzemelerinin radyoaktivite analizleri yapılmalı, değerlendirme sonuçları kabul edilen radyoaktivite sınırları içinde olan malzemeler bina yapımında kullanılmalıdır.
►Isı yalıtımında asbest, iç cephede kurşun içeren boyalar kullanılmamalıdır.
►Bina temellerinde birikecek gazlara karşı özellikle bodrum katlarının toprakla izolasyonu iyi yapılmalı, bodrum ve zemin katların tabanı şap, beton gibi yalıtımı sağlayacak malzemelerle kaplanmalıdır.
►Binaların hava girişleri, yollardan ve diğer kirlilik kaynaklarından uzağa yapılmalıdır.
►Bacaların sızdırmaması için içlerinin yalıtımına dikkat edilmelidir.
Binaların işletimi aşamasında alınacak önlemler:
►Kapalı ortamlarda etkin ve doğru havalandırma yapılmalı, ısı, nem dengesine dikkat edilmelidir.
►Özellikle işyerlerinde sigara yasağına uyulmalıdır.
►Kazan daireleri iyi havalandırılmalı, brülor ayarlarına dikkat edilmelidir.
►Kaliteli yakıt kullanılmalıdır.
►Kimyasal maddelerin depolandığı yerler iyi havalandırılmalı, haşere ilaçlarının aşırı kullanılmamasına özen gösterilmedir.
►Radon birikme düzeyi yüksek olabileceğinden, 20 yıldan eski olan binalarda çatlakların kapatılması, yalıtım ve bakımın sürekli yapılması gerekmektedir. Bina içine bir şekilde sızmış olan radon ve diğer zararlı gazlar bina dışına çıkamazsa bina içindeki kirleticilerin konsantrasyonu artacağı için kapalı ortamların havalandırılmasına özen gösterilmelidir.
►Havalandırma sistemi kullanılan binalarda, sistemin bakımına dikkat edilmeli, hava filtresi kullanılarak taze, temiz ve nem oranı ayarlı havanın bina içinde dolaşması sağlanmalıdır.
►Bilgisayarlar ve diğer elektronik cihazlar her altı ayda bir hijyenik donanım temizleyicileri ile temizlenmelidir.
►Yeni halıların ve yumuşak döşemelerin evlere, kapalı ortamlara yerleştirilmeden önce uçucu maddelerden temizlenmesi sağlanmalı, kullanılmış halıların ve kumaş duvar kaplamalarının periyodik temizlikleri yapılmalıdır.
►Fibröz materyallerin kullanımı olabildiğince azaltılmalı, silinebilen yüzeyler artırılmalıdır.
Yukarıda sayılan önlemler alındığında, sağlanacak olan etkin havalandırma ile Hasta Bina Sendromu şikayetleri ortadan kalkacak ve insanların verimliliği önemli derecede artacaktır.